Basın İlan Kurumu’nun Cevizlibağ’daki Genel Müdürlük binasında devam eden eğitim programının bugünkü bölümünde, 1961-1973 yılları arasında kurumumuzun Genel Müdürlüğünü yapan Sabahattin Selek’in de kız olan Seda Selek, meslekte geride bıraktığı 18 yıllık tecrübesini kursiyerlerle paylaştı.
Spikerlik mesleğine üniversite öğrenciliği yıllarında başladığını ve bu yönde aldığı eğitimlerle kendisini geliştirme çabasında olduğunu söyleyen Selek, Number One TV’de başladığı yolculuğuna, TV8, TGRT Haber’de devam ettiğini ve geçtiğimiz ay bıraktığı Kanal 24 televizyonuyla şimdilik ara verdiğini söyledi.
İletişim dalları arasında spikerliğin ayrı bir yeri olduğunu belirten Selek, bu alanda en önemli unsurun, ana dilimiz olan Türkçe’ye çok iyi hakim olmak, bunun için de iyi bir dil bilgisi eğitimi almak olduğunu ifade etti.
Selek, ‘Spikerliği meslek edinmek isteyen genç arkadaşlarımın, günümüzde oldukça yaygınlaşan ve bulaşıcı bir hastalık olarak gördüğüm, genellikle sosyal medya dili olarak tanımladığımız jargondan uzak durmaları gerektiğine inanıyorum’ dedi.
Televizyon spikeri olmak isteyen birinin, gazete okurken ve televizyon izlerken seçici olması, rol model olarak almak istediği isimleri belirlerken de belli ölçütlere dikkat etmesi gerektiğinden söz eden Selek, geçmiş yıllarda, özellikle de öğrencilik yıllarında mesleğin duayen isimlerinden faydalandığını, bunun da kendisi açısından iyi bir fırsat olduğunu söyledi.
Günümüz haber spikerlerinin sunuş tarzlarının birbirinden farklı olduğunu da dikkat çeken Seda Selek, ‘Kimi arkadaşlarımız haberleri günlük konuşma diliyle sohbet havasında veriyor. Bunun da doğal olduğunu söylüyorlar. Ancak ben, bu sunuş tarzının dozunun iyi ayarlanması gerektiğini düşünüyorum. Nasıl ki, dışarıda bir arkadaşımla haber sunar gibi konuşamıyorsam, haber sunarken de aynı şekilde sokaktaki konuşma tarzıyla bunu yapamam. Ekrandaki doğallığın da bir sınırı olması gerekir’ dedi.
Meslekte ‘TRT ekolü’ gibi bir standardın bulunduğunu da söyleyen Selek, ‘Bu isimler bizim meslekte duayen olarak kabul edilir. Ancak benim gibi yeni nesil spikerler bilinen TRT dilinin biraz ağır ve ağdalı olduğunu düşünür. Bence öyle bir dille haber sunmak ve okumak da doğru değil” diyerek bu durumun, günümüz izleyicisini ekrandan uzaklaştırabileceğini ifade etti.
BİK ve İŞKUR işbirliğinde düzenlene eğitim programının üçüncü haftası yarın Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak’ın Röportaj Teknikleri ve Demirören Medya Dijital Medya Koordinatörü Bülent Ayanoğlu’nun Dijital Habercilik dersiyle devam edecek.