BİK Ordu Şubesi’nin yeniden açılması kapsamında görüşmeler gerçekleştiren Genel Müdürümüz Duran, katıldığı canlı yayında, ‘Ordu şubemizi tekrar açıyoruz. Önümüzdeki Salı günü Yönetim Kurulu’nda kararımızı alacağız ve Giresun Şubemizi de Ordu’ya bağlı olarak tekrardan faaliyete geçireceğiz’ dedi.
Canlı yayında Ebru Poyraz’ın özellikle pandemi sürecinde yazılı basının yaşadığı sorunlar ve BİK’in bu konudaki çalışmaları hakkındaki sorularına cevap veren Duran’ın açıklamaları şöyle;
Daha önce Samsun’a bağlanan Ordu şubemizi, ilin potansiyelini de düşünerek yeniden müdürlük olarak açacağız ve yakınındaki Giresun ilimizi de bu şubemize bağlayacağız. Ticaret Odası üyelerimize teşekkür ediyorum. Bize bir yer tahsisi yaptılar. İnşallah şubemiz basınımız için hayırlı olur, Ordu şehrimize güç katar.
HİÇBİR ÜLKENİN VERMEDİĞİ DESTEĞİ BASINIMIZA SAĞLIYORUZ
Duran, Basın İlan Kurumu’nun faaliyetleri konusunda ise ‘1961 yılında kurulan kurumumuz çeşitli illerde şubeleri aracılığıyla yazılı basına resmi ilan ve reklam pastasını dağıtıyor. Yıl sonuna kadar Türkiye genelinde yapılanmamızı tamamlamayı planlıyoruz. Yaklaşık 450 milyon TL’yi yazılı basına dağıtıyoruz. Dünyada hiçbir ülkenin dağıtmadığı bu desteği Türkiye Cumhuriyeti Devleti dağıtıyor. 8 aydır görevdeyim. Bu süre içinde kurumun gücünü ve medyaya katkısını artırmak için çalışmalar yaptık’ dedi.
TİRAJ KAYBEDEN BASINIMIZI YALNIZ BIRAKMADIK
Pandemi sürecinde yazılı basının yaşadığı sorunları da kurum olarak yakından takip ettiklerini ve gereken desteği vermekten kaçınmadıklarını da söyleyen Duran ‘Zorlu bir süreç yaşıyoruz. Basınımız ciddi anlamda tiraj kaybetti. Vatandaşlarımızın gazete okuyacağı mekanlar tedbir amacıyla kapatılınca gazete okunurluğu büyük oranda düştü. Bu da ciddi gelir kaybına yol açtı. BİK olarak bazı önlemler aldık. Dönüşümlü yayın hayatını başlattık. Tiraj ve teknik denetimleri durdurduk. Tek şartımız vardı. Gazetelerimizden çalışanlarını çıkarmamalarını istedik. Yüzde 70’e yakın ilan kaybını biz de yüzde 70’e yakın gider tasarrufu sağlanması ile beraber yerel basına katkıda bulunduk. Hem yereli hem de ulusal basını önemsiyoruz. Ancak yerel basını biraz daha önemsiyoruz. Yerel basının hayatta kalmasını istiyoruz ve bu konuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz’ dedi.
ŞUBELERİMİZ SAYESİNDE BASIN SEKTÖRÜ BU SÜRECİ EN AZ ZARARLA ATLATTI
Basın İlan Kurumu’nun şubesi olan illerin özellikle pandemi sürecinde farkını gördüklerini dile getiren Duran ‘İllerde çeşitli STK ve belediyelerle organize çalışmaya girdiklerini ve zorda olan yerel basına destek konusunda öncülük ettik. Bu süreçte bazı işletmeler sıkıntıya girerken, yerel basın BİK sayesinde daha öncelikli daha tolere edilebilir sıkıntılarla uğraştı. O yüzden her ilde şubemiz olmasının yerel basın için avantaj olacağını düşünüyoruz. Şube müdürleriyle toplantılar yaptıklarını, çok güzel katkılar sağladıklarını da söyleyen Duran ‘Bu çalışmaları diğer şubelerimize de örnek olarak gösterdik’ dedi.
Küresel salgınla mücadele döneminde ‘Evde kalın’ çağrılarına rağmen gazetecilerin görevlerini yerine getirmek için sahada olduğunu gördüklerini belirten Duran ‘Medya dördüncü güç dediğimiz demokrasinin ana aktörlerinden biridir. Sadece pandemi sürecinde değil, medyamız, bir ülke için sınır ötesi operasyonda asker ne kadar önemliyse medya mensubu gazeteci de o kadar önemlidir. Bir tankın bir füzenin yapamadığını bir kamera fazlasıyla yapabiliyor. Etki alanı olarak bunu tüm dünyaya aktarabiliyor. Bu süreçte doktorlarımız her zaman kıymetli ama basınımız, gazetecilerimiz de bu süreçte öne çıktı. Biz bu süreçte olanları onlardan öğrendik. Son olarak Elazığ ve Malatya depreminde en zor şartlarda yine basınımız oradaydı. Suriye ve Kuzey Irak operasyonlarında hep basın çalışanlarımızı sahada gördük. Bu fedakarlığı sadece pandemi sürecinde değil tüm sıkıntılı zamanlarımızda gazetecilerimiz canları pahası haberleri bize aktararak gösteriyor.
REKLAM PASTASI DİJİTALE KAYIYOR, BUNU DA TAKİP EDİYORUZ
Dünyayı etkisi altına alan dijital bir fırtınadan söz eden Duran ‘Televizyon bağlamında örnek verecek olursak, şimdilerde internet üzerinden yayın yapan platformlar hızla büyüyor, özellikle böyle zamanlarda biz haberi onlardan değil de televizyon kanallarından öğreniyoruz. Tabi sadece televizyon değil gazeteler de her zaman habere ulaşmak için lazım. Bu son süreçte bu kurumları ayakta tutmaya çalışıyoruz. 2019 yılı itibarıyla gazetelerde %30 reklam düşüşü gördük, internet medyasında ise %10 artış olduğunu gördük. Artık insanlar cep telefonlarından, internetten haberleri takip ediyorlar. Sosyal medya özellikle bu son süreçte öne çıktı. Yerel basınımızın internet medyasında yönelmesini istiyoruz. Çünkü yerel gazetelerde oturmuş bir kültür var. Ama internette de hız önemli. Haberi doğrulatmak zaman alıyor. Bu da bazen internetteki yanlış bir haberin doğru haberin önüne geçmesine neden oluyor. Örneklerini görüyoruz. Biz istiyoruz ki gazetelerimiz de internet sayfalarını oluştursunlar ve bu geçişe hazırlansınlar istiyoruz’ dedi.
YEREL GAZETELERİ DİJİTAL SÜRECE ADAPTE EDECEK EĞİTİMLERİMİZ SÜRECEK
Dünyada ve Türkiye’de artık gazetesini basmayıp dijital ortamda yayın yapan medya kurumlarını gördüklerini ve artık kâğıdın ortadan kalkmaya başladığını görmeleri gerektiğini söyleyen Duran sözlerine şöyle devam etti;
Bizim kuşak gazete kokusunu seviyor, gelecek kuşak ise sanal dünyaya alışıyor. Biz kuşak olarak kendi kültür ve geleneklerimizi yaşatmaya çalışıyoruz. Ama gazetelerde tiraj kaybı yaşanıyor. Milyon tirajla basılan gazeteler artık çok daha az basılıyor. İşte bu noktada Basın İlan Kurumu olarak yerel basını internet gazeteciliğine adapte etmeye çalışıyoruz.
Salgının Çin’de ortaya çıkmasıyla birlikte Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Türkiye’de kurumların bu süreçte çeşitli önlemler aldığını söyleyen Duran ‘Milli Eğitim ve Özellikle sağlık alanında Türkiye bu sürece olabildiğince hazırlıklı başlamış oldu. Cumhurbaşkanımızın 18 yıldır Türkiye’de yaygın şekilde yatırımlarının özellikle sağlık alanına ne denli önemli olduğunu gördük. Tüm kurumlar gibi biz de üzerimize ne düşüyorsa yaptık ve gazetelerin yaşayacağı sorunları öngörerek, paydaşlarımızla görüşmeler yaptık, şube müdürlerimizle bir araya geldik. BİK olarak gazetelerimizi bu süreçten en az zararla nasıl geçirebiliriz diye notlar aldık. Genel Kurulumuzda aldığımız kararlarla da bu süreçte basın sektörünün en az zararla çıkmasını sağladık. Aldığımız geri dönüşler gayet olumlu oldu. Bunu da teşekkür ilanlarıyla gördük. Bu süreci başarıyla atlattığımızı düşünüyoruz’ dedi.
Son olarak pandemi sürecinin başında tüm yerel ve ulusal gazetelerin BİK’in çağrısıyla ‘Evde kal Türkiye’ ortak manşetiyle çıktığını hatırlatan Duran ‘Bu çağrımızla bizim bir arada olduğumuzu da gösterdik. İyi bir sinerji oluşturdu. İlk kez böyle bir durum yaşandı. Yarın başka bir olumsuz süreç yaşandığında yine birlikte tavır gösterebileceğimiz bir durumu gördük. Ben tekrar bu çağırımıza uyan paydaşlarımıza teşekkür ediyorum’ dedi.