Değerli Basın Mensupları,
Ne zaman ki zincirlerimizi kırarak düzlüğe çıkmaya çalışmışsak, birileri hep bizi durdurmanın hain planlarını kurmaya başlamıştır. Bab-ı Ali Baskınından 27 Mayıs’a, 12 Mart’tan 1980’e, 28 Şubat’tan 27 Nisan’a, Türkiye’nin önünü kesecek darbeler, muhtıralar demokrasi tarihimizde utançla yer almıştır.
Her darbenin, muhtıranın bilançosu ağır olmuş, yaraları sarmak yıllar almıştır. Artık darbelerin sona erdiğine inandığımız bir dönemde, 15 Temmuz 2016 tarihinde de ihanetin sınırı olmadığını gösteren alçakça bir darbe girişimine hep birlikte şahit olduk.
Daha önce darbeler görmüş milletimiz; ilk defa F16 uçaklarıyla, helikopterlerle, tanklarla, kurşunlarla bu denli tehdit edildi. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, gazetecileri kaldığı otele çağırıp basın açıklaması yaptı. Darbe girişiminin milli iradeye yönelik bir ayaklanma olduğunu söyledi ve halkı meydanlara çağırdı.
Bu çağrıdan sonra adeta bendini aştı milletimiz, tankların önünü kesti, kurşunlara göğsünü siper etti. Çocuklarını yetim, öksüz, babalarını, annelerini evlatsız bıraktı ama bu vatanı tıpkı Çanakkale’de, Milli Mücadele’de yedi düvele çiğnetmediği gibi hain FETÖ’cü darbecilere de çiğnetmedi. Zafer aziz devletimizin ve milletimizindi. O gece sivil, asker ve polis 251 canımız şehit düştü. 2 bin 700 canımız da gazi oldu.
Türk Basını 15 Temmuz’da Birleştirici Güç Oldu
15 Temmuz 2016 gecesi kanlı darbe girişimi yaşanırken, Türk medyası da geçmişte olduğu gibi, milleti ve devletiyle omuz omuza tam bir birlik ruhu sergiledi. Medya kuruluşları darbeciler tarafından basıldı, gazeteciler, sokaklarda direnirken şehit oldu, kimi gazeteler ertesi günün baskısını yetiştiremedi. Basınımız haber vermeye, halkı ümitlendirmeye, cesaretlendirmeye devam ederek birleştirici bir güç oldu. Yekvücut olarak vatanperver bir yayıncılık örneği sergiledi. Haberlerde, görüntülerde, yanlı ve yanlış bilgilere basınımız yer vermedi. Aksine, darbe gecesi yayınlarıyla, önemli bir sınavı geçerek darbenin başarısız olmasında rol oynadı.
Gazeteler zor şartlar altında darbeye direndiler ve cesaretle “15 Temmuz Destanı, Millet Püskürttü, Cuntanın Sonu, Bu Zafer Bizim, Ülke ve Millet Kazandı, Darbeciler Başarılı Olamaz, Türkiye Kırmızı Beyaz Oldu, Başaramazsınız, Yaşasın Demokrasi, Cumhuriyet ve Demokrasi Kazandı, Demokrasiden Dönüş Yok, Millet Devlete El Koydu, İnadına Demokrasi” manşetlerini attılar.
Biz de Basın İlan Kurumu olarak, basınımızın kahramanca duruşunu anıtlaştırmak için 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili yaygın ve yerel gazetelerin birinci sayfalarının yer aldığı “15 Temmuz ve Manşetler” adlı kitabı yayınladık.
Türk basınını 1961 yılından beri destekleyen Basın İlan Kurumu, bundan sonra da bu yolda hizmetlerine devam edecektir.
Aziz vatanımızın bir daha böyle bir ihanetin imtihanıyla karşılaşmamasını diliyor, 15 Temmuz Şehitlerimizi rahmetle anıyor, bu süreçte gösterdiği sağlam ve şuurlu duruş için basınımıza teşekkür ediyorum.
Rıdvan DURAN
Basın İlan Kurumu Genel Müdürü